The Witcher 3: Wild Hunt’ı tam üç kez bitirdim ve her seferinde Novigrad’da yolumu kaybediyorum. Skellige adalarında da, başka yerlerde de… Kaybolmamın sebebi, belki de ilk oynadığımda açık olsa da, diğer oynayışlarımda daha fazla yeri kendi başıma keşfedebilmek amacıyla göreve giden en kısa yolu minimap’e çizme özelliğini kapatmış olmam. Yine de bence asıl sıkıntı bu değil: Asıl sıkıntı bu çizginin eksikliğinden ziyade minimap ‘in varlığı.
Peki ben neden kayboluyorum?
Minimap’in varoluş sebebi oyuncuların kendi pozisyonlarını teyit edebilmesi, kaybolmalarını engellemesidir. Peki ben neden kayboluyorum? Bu soruya kendimce şöyle cevaplar buldum:
İlk sebebi şu ki, ben minimap’e bakarak yolumu bulmak istemiyorum. Novigrad’da tıpkı kendi evimin önündeki caddede geziyormuş gibi etrafa bakarak gitmek istediğim yere rahatça varabilmek istiyorum. Zaten daha önce de belirttiğim gibi minimap’teki en kısa yol çizgisini de bu sebeple kapatıyorum.
Diğer sebebi de: Ben Novigrad’da gezmek istiyorum, Novigrad’ın minimap’inde değil.
Kısacası oyunun benim için yarattığı muhteşem atmosferi iliklerime kadar hissetmek için oynuyorum. Bence oyun da benden bunu istiyor. Yoksa bu kadar güzel bir atmosfer oluşturmaya ne gerek vardı?
Yine de bu oyun, bir taraftan da, minimap’i gözümün önüne koyarak, bir yerden bir yere giderken gözümün sürekli minimap’e kaymasına sebep oluyor. Hal böyle olunca da Novigrad’da bir göreve, kendi yön bulma yeteneklerimi kullanarak gitmek yerine minimap’e odaklana odaklana gidiyorum. Bu da aslında Novigrad’ı değil Novigrad’ın minimap görüntüsünü tanımamı ve ezberlememi sağlıyor. Benim gerçekten üzücü bulduğum yer tam da burası. Novigrad denilince aklımda ilk olarak Novigrad’ın minimap’i beliriyor, sokakları değil.
Minimap bu oyun için bir zorunluluk!
“E o zaman göreve giden en kısa yol çizgisini kapattığın gibi minimap’i de kapat,” diyebilirsiniz. İşte belki de asıl sorun burada başlıyor: Bu oyun minimap’siz oynanmak için tasarlanmamış bence. Bu cümleyi kurmamın iki sebebi var.
Birincisi; minimap’i kapattığım zaman ekranda herhangi bir şekilde görevleri veya tüccarları görebileceğim bir göstergenin kalmıyor oluşu. Böyle bir durumda tamamen körlemesine ilerlemiş oluyorum dünyada ve sürekli büyük haritayı açmak zorunda kalıyorum. Bu da oyunun zevkini kaçıracak derecede zahmetli bir durum benim için.
İkinci sebep ise; haritanın sadece ekrana bakarak yolumuzu bulabileceğimiz şekilde tasarlanmamış olması. Bence minimap bulunduran ve bulundurmayan oyunlar arasındaki en büyük farklardan biri bu: Eğer bir oyunda minimap bulunmuyorsa, oyun tasarımcıları, oyuncuların kaybolmaması için özel bir özen göstererek tasarlıyor çevreyi. Minimap olan oyunlarda ise buna pek dikkat edilmiyormuş gibi geliyor bana.
Peki ya çözüm?
Tabii ki böyle büyük ve oyunun haritasının tasarımına dahi etki ettiğini düşündüğüm bir problemin basit bir çözümünün olması zor. Elimden sadece başka oyunlardan hareketle çözüme yakın tavsiyeler speküle etmek gelir. Benim tavsiyem de minimap yerine The Elder Scrolls V: Skyrim tipi bir pusula kullanmak.
Whiterun’ı, Solitude’u ve Riften’i avcumun içi gibi bilmeme rağmen Witcher’da bu şekilde ezbere bildiğim neredeyse hiçbir yer olmamasının sebebi bence, Witcher’ın aksine Skyrim’de yön bulmak için ekranın bir köşesinde bulunan bir minimap’e değil de ekranın üst kenarını kaplayan bir pusulaya bakıyor olmam. Görev ve yer imleçleri de bu pusulada yer alıyor. Böylelikle gözlerim sürekli ekranın bir köşesine değil, ekranın üst yarısına gidip geliyor. Bu tip bir pusula, bir yeri ilk keşfedişimde minimap’e nazaran daha fazla kaybolmama sebep olsa da o mekana tekrar geldiğimde yolumu bulmamı çok daha kolay kılıyor. Çünkü Skyrim’de bir yeri ilk defa keşfederken ister istemez yollara, binalara ve ağaçlara bakarak keşfediyorum. Çünkü yürürken dikkatim, ekranın küçük bir köşesine odaklanmıyor. Oysa Witcher’da, daha önce kaybolduğum ve minimap’e bakarak yolumu bulduğum bir yere tekrar gittiğimde yine kaybolup yine minimap’e bakarak yolumu buluyorum.
Ancak daha önce de belirttiğim gibi bunun da tek başına yeterli olacağını sanmıyorum çünkü harita ve çevre tasarlanırken oyunda minimap olacağı düşünülerek ve buna yaslanılarak tasarlanmış olmalı. Bu sebeple haritanın birçok yerinde sadece pusulaya ve çevreye bakarak kaybolmayı engellemeye yetecek kadar gösterge olmayabilir.
Eee, yani?
“Bu aşırı spesifik ve belki de gereksiz şikayetle varmak istediğin nokta nedir?” diye soracak olursanız cevabım şudur: Eğer bir oyun, bizi dünyasını keşfetmeye itiyor ve atmosferini iliklerimize kadar hissetmemizi hedefliyorsa bence kesinlikle minimap kullanmamalı. Böylelikle oyuna bir süre sonra tekrar döndüğümde sanki eski mahalleme dönmüş gibi hissetmeliyim. Oyunun dünyasını özümsemeliyim, minimap’ini değil.
